Askeri faşist darbeler
Askeri faşist darbeler dinci gericiliği beslediTürkiye'deki bütün askeri faşist darbelerde “irticai tehdit” darbelerin başlıca gerekçelerinden birisi olarak ileri sürüldü. 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat birbirini izleyen darbelerin herbirinin gerekçelerine, darbe içerikli muhtıralara, sayısız MGK bildirisine bakıldığında üç maddeden birisi budur. Bununla birlikte her askeri faşist darbe, dinci gericiliği besledi. Onu büyüttü. Her faşist darbe ve onu izleyen süreç, egemen sınıfların faşist ve gerici partileri arasında yeni bir uzlaşmayla sonuçlandı. Askeri faşist cuntaların 12 Mart'ta olduğu gibi Nurcu tarikatlerin mensuplarını toplamalarına karşın temelde bir değişimin olmaması neyin sonucudur?Birincisi, işbirlikçi burjuvaziyle daha sonra bir bölümü tarım kapitalistlerine dönüşen feodal toprak ağaları arasındaki ittifak, şu ya da bu partiye dağılım da gösterse aynı iktidar bloğu içerisinde yer almalarıdır. Aralarındaki mücadeleler de bunun içerisindeki mücadeleler olarak şekillenmiştir. İkincisi, bu egemen sınıf bloğunun emperyalizme olan bağımlılığıdır. Tarihsel olarak emperyalizm, ekonomi, siyaset, kültür her alanda gericiliği temsil etmektedir. Emperyalizme sıkı sıkıya bağlı Türkiye işbirlikçi egemen sınıfları da aynı gericiliğin bir parçası ve uzantısı durumundadırlar. Feodal ideoloji ve kültürün, feodalizme özgü dinsel motiflerin korunması ve sürdürülmesinde, tarikatların geniş bir alan bulabilmelerinin temelinde bu vardır. Fakat bu sadece genel düzeyde kalmayıp siyasal alanda emekçi sınıfların mücadelesini bastırmakta aktive edilerek kullanılmıştır. Sovyetler Birliği'nin aşağıdan “yeşil bir kuşak” oluşturularak çevrelenmesi emperyalist bir strateji olarak uygulanmış, dinci gericilik bunun için kullanılmıştır. Suudi-ABD ortaklığına dayanan Aramco'nun finanse ettiği Rabıta'nın dinsel faaliyetlerine 12 Eylül cuntasının başı Kenan Evren tarafından izin verilmesi de bir rastlantı, “farkına varmadan atılıveren bir imza” değildir ve bu ilişkiyi açıklar. Aynı dönemde bugün El Kaide'yi oluşturan Usame Bin Ladin Amerika tarafından Rusya'ya karşı silahlandırılmış ve desteklenmektedir. Dinci gerici güçler, komünistlere, devrimcilere ve halka karşı her dönem silahlandırıldılar ve saldırtıldılar. “Kanlı Pazar”ın örgütleyicileri onlardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder